İstanbulum Gazetesi, daha önce Ataşehirde Gündem Gazetesi kaynaklı kullandığı yalan haberden sonra, örnek olacak bir gazetecilik ortaya koydu.
Gazetenin imtiyaz sahibi Önder Kavalcı, Ataşehir’de bir kafede Ufuk Bulut’la bir araya geldi. Haberi daha önce yapan Ali Bal’ı da yanında getiren Kavalcı sordu, Ufuk Bulut cevap verdi.
İşte o röportaj…
Geçtiğimiz Ramazan ayında Ataşehir Belediyesi tarafından Ataşehir Yetimler Derneğine katkı olsun diye tahsis ettiği yerin işletmesini ve organizasyonunu üstlenen Ufuk Bulut hakkında söylenen, “para aldı makbuz vermedi”, “ATAYED olarak hakkımız olan parayı vermediler”, “ Sözleşmeye yanaşmadılar”, “ Hakkı Bulut ve İsmail YK gibi sanatçıları getireceğiz dediler getirmediler” gibi birçok iddiaya açıklık getirdi.
Ufuk Bulut bu iddialar üzerine, İstanbulum Gazetesi İmtiyaz sahibi Önder Kavalcı’ya şu açıklamayı yaptı.
HÜSEYİN BAYIR BENDEN DESTEK İSTEDİ
Hakkında çıkan iddialarla ilgili olarak açıklamalarda bulunan UfukBulut şunları söyledi: “Şubat ayı itibariyle Yetimler Derneği başkanı Hüseyin Bayır sürekli benim yanıma gidip gelmeye başladı. Bana destek ver, beni gazetecilerle tanıştır dedi. Gazetecilerle tanıştırdım. Hakkı abide bize bir dergi çıkart, oradan biraz para kazanalım dedi. Dergi para kazandırtmaz tam tersi içeri girersin dedim. Başka bir organizasyon yapalım, malum Ramazan yaklaşıyor gel Ramazan Kumpanyası yapalım dedim. Hem çocuklara hem de ailelere yönelik bir kumpanya yaparsak ciddi para kazanırız dedim. Durum böyle başladı. Yaklaşık 2 ay süren bir çalışma oldu. Akabinde Belediye’den yer isteyelim dedim. Belediyeyle bir bağlantısı olmadığı için Sadık Kayhan’la görüşür bir yer alırım dedi. Faik Somer Lisesi’nin arkasında küçük bir yer almış. Park alanı küçük olduğu için bu etkinliği burada yapmanız imkânsız, sahne kuracağız, 50-55 tane çadır kuracağız, lunapark kuracağız bu iş nasıl olacak dedim. Oradan direk Abdullah Der’in yanına gittim. Projeyi anlattım Deniz Gezmiş parkını alın dedi. Ben de Deniz Gezmiş parkında yapmayalım, Kayışdağı Parkı’nı ver bana dedim. Abdullah Der başkan tamam dedi. Bu işe böyle başladık.”
LUNAPARK İZNİ OLMADIĞINI ÖĞRENDİM
Ufuk Bulut açıklamalarının devamında ; “Kayışdağı Spor Kulüp Başkanı Hüseyin Şahin bu işe karşı çıktı. Bazı zorlukları aşarak izin aldık biz. Fakat bir türlü izin belgesi bana gelmedi. Bu arada bir ay gibi kısa bir süre kaldı Ramazana. Bir taraftan katılacak kişileri bağlıyorum, bir taraftan da organizasyon işleriyle uğraşıyorum. Bu arada belediyeden izin kâğıdı gelmediği için, çadırları kiraladığım kişilere mahçup oluyorum. Bana para ödüyorlar. Üçte birini peşin alıyorum. Bu arada lunapark tırları geldi. 5 tır malzemeyle gece yarısı geldiler. Zabıta Müdürü Gürsel Sarımaden tırları içeriye sokturmamış, izin kâğıdı olmadığı için. Hemen belediyeye gittim. Hüseyin Bayır’ın belediyeden kermes için 5 çadırlık yer istediğini Lunapark izni olmadığını öğrendim. Ben orayı pazarlıyorum, 50 çadır için organizasyon yapıyorum, Çanakkale’den lunapark getirtiyorum izin yok. Haklı olarak izin olmadığı içinde zabıta buraya kimseyi sokmuyor. Hemen Park ve Bahçelerden sorumlu Başkan Yardımcısı Sadık Kayhan’ın yanına gittim. Sadık Başkan böyle bir iznin olmadığını söyledi. Hemen Hüseyin Bayır’ı çağırdım. Sadık Kayhan kendisine sen bizden kermes izni istedin, lunapark ve 50 çadır olacağını söylemedin ki dedi. Ben bu işin içine girmişim kolumu da kaptırmışım. 5 tır’ın maliyeti 30 bin TL. İşe başlamadan 50 bin TL içeri girmiş oluyorum” dedi.
YENİDEN LUNAPARK İÇİN İZİN ALDIM
Ufuk Bulut açıklamalarına şöyle devam etti; “Bu arada beni Belediye Başkan Yardımcısı Hüseyin Hışman ve Gürsel Sarımaden çağırdı. Siz belediyeye düşman olan, kazık atan bir üçkâğıtçıya parkı vermişsiniz.Adı Okan dedi. Bende Okan diye birisine vermedim Serkan Cemal diye birisine verdim dedim. Hemen verdiğim lunaparkçıyı çağırdık. Hüseyin başkan görünce kendisini tanıdı. Önceki senelerde de buraya lunapark kurduğu için elektrik paralarını ödememiş. Bir aylığına izin verilmiş bir ay sonra tahliye etmeyerek o süreyi geçirmiş. Biz buna izin vermeyiz dediler. Bir araştırdık ki lunaparkın içinde bir komisyoncu. Lunaparkı getirip kuruyor ve sana kiraya veriyor. Ben gerçek lunaparkçı ile tanıştım. Adamlar perişan olmuşlar. Aldım lunaparkçıyı belediyeye gittim ve tanıştırdım. Bana kefil misin dediler, bende kefilim dedim. Lunapark ve 50 çadır iznini bir daha aldım.”
BENDEN RÜŞVET İSTEDİLER
Ufuk Bulut; “Benim resmi kurulu bir şirketim olmadığı için Terlan Ajansla anlaştım. Benim ofisimde onların şirketi üzerinden iş yapmaya başladık. Bu arada Hüseyin Bayır baktı ki burada ciddi bir iş ve para dönüyor, bu sefer lunaparkçıdan ve çadır sahiplerinden parayı kendi istemeye başladı. Bu sefer ben borçlanmaya başladım. Çünkü alacakları o almaya başladı. Ben karşı çıktım. Dedim ki burada alacaklarıda ben topluyorum, borçları da ben ödüyorum. Eğer siz yapmak istiyorsanız buyurun siz devralın, ben size projeyi komple bırakayım, ben buradan çekip gideyim dedim. Bu toplantıları şahitler ve avukatlar huzurunda yaptık. Bunlar burayı devir alamadılar ama beni 10 gün kala çok sıkıştırdılar. Sürekli çadır sahiplerine gidip parayı Ufuk Bulut’a değil bize ödeyeceksin dediler. 40 bin TL alacağım var lunaparkçıdan, lunaparkçının kafası karışıyor ben parayı kime ödeyeceğim diyor. Hiç tanımadığım insanlar gelip benden para istiyor diyor. Derneğin içinde hiç tanımadığımız insanlar çıktı. Hüseyin Bayır’ın iki yardımcısı resmen benden rüşvet istediler. Bende dedim ki rüşvet verende namerttir, alanda.Ben burada gece gündüz çalışacağım, 5 tane elektrik trafosu kurduracağım, birde size rüşvet mi vereceğim?” diye konuştu.
YARI YARIYA BÖLÜŞECEKTİK
Ufuk Bulut açıklamalarına şöyle devam etti: “Bizim Hüseyin Bayır’layaptığımız anlaşmaya göre iş bitiminde, masraflar çıktıktan sonra kalan parayı yarı yarıya paylaşacaktık. Lunaparkçıyla yapılan anlaşma burada. Bana 40 bin TL ödeme yapacaktı. Bu kaos ve kargaşadan yararlanan diğer çadırcılarda konuşmaya başladılar. Buradaki künefeciyle ben 5 bin TL ye anlaştım. 5 bin TL’nin 1.300 TL sini peşin verdi, kalanını da açılıştan 5 gün sonra verecekti. Herkesle ayrı ayrı sözleşme yaptık. Sözleşmeler Terlan Ajansla yapıldı ama parayı ben yönetiyordum. Yetimler Derneğiyle avukatlar eşliğinde toplandık ve ben her şeyi onlara devredip çekildim. Bu arada onlar bayram süresince etkinliği devam ettirdiler ve ödenmesi gereken paraları ödememişler. Yetimler Başkanı Hüseyin Bayır bana sen yetkili değilsin, Terlan Ajans yetkilidir sen karışma bu işe dedi. Beni bir anda ortada bıraktılar. Ben olmadan siz bu işi yapamazsınız dedim. Dertleri alacağı alıp borcu benim üzerime yıkıp çekip gitmekti. Bu arada birde yolsuzluk olayı olmuştu orada. Etkinlik alanına iki koli ayakkabı gelmişti, ayakkabıların bir kolisini orada satışa çıkarttı, bir koliyi de alıp götürdü. “
PROJENİN PATRONU BENİM
Ufuk Bulut; “Şimdi bunlar basın açıklaması yaparak Ufuk Bulut bizi 200 bin TL dolandırdı diyor. Gelirimiz 79 bin TL. Eğer 80 bin TL gelirimizin olduğunu ispat etsin ben kendimi müfteri olarak ilan edeceğim. 200 bin TL geliri neye göre beyan ediyorsun. Burada tüm gelir ve giderler tek tek yazıyor. Kimlerden ne kadar para aldığımız ne harcama yaptığımız belli. 200 bin TL geliri nasıl ve nereden buluyorsun. Benim dışımda kimse para almadı müsaade etmedim. Ben etkinlik alanında olduğum sürece başka kimseye ödeme yapılmadı. Ben ayrıldıktan sonra yetkili Terlan Ajans olduğu için onlar para almışlar. Terlan Ajans benim projemin yanında gelip çalışan kişilerdir. Projenin patronu benim. Benim emeğim benim ekmeğim. Şirketim yok diye bu projeye el koymaya kalktılar.
Ben buradan ayrıldıktan sonra Yetimler Derneği bir basın açıklaması yaparak Ufuk Bulut bizi 200 bin TL dolandırdı diyor. Bende soruyorum 200 bin TL gelir olduğunu açıklasın. Beni mahkemeye vermelerini bekliyorum. Ben her şeyi orada anlatacağım. Nasıl cevap verecekler merak ediyorum” şeklinde konuştu.
BENİ ÜZEN ŞİŞİRME VE YALAN HABERLER
Ufuk Bulut; “Benim asıl üzüldüğüm konu, program bitiyor, üzerinden 15 gün geçiyor, dernek bizim aleyhimizde basın toplantısı yapıyor, Ataşehirde Gündem gazetesi sahibi Himmet Kaya, etkinlik bittikten sonra buraya gidip bir haber yapıyor ve belediyenin kovmuş olduğu kişiyle konuşuyor. Lunaparkçı biz burada hiç para kazanamadık diyor. Birincisi her gün akşam lunaparkta kuyruk oluyordu. İkincisi lunaparkla senin alakan yok neden böyle bir açıklama yapıyorsun. Üçüncüsü Okan Pul’un burayla bir alakası yok. Kayışdağı burada görüp göreceği en büyük kalabalığı gördü. Beni üzen nokta şişirme ve yalan haberler. Bu yazılanların bir tanesiyle alakam yok. Bir haber yapılırken araştırılır. Evet, burası gündüzleri boş oluyordu. İftara yakın dolmaya başlıyordu. Gündüz boşken çadırların resimleri çekiliyor ve esnaf kan ağlıyor diye haber yapılıyor. Açılışa Dünya Güzelini getirdik. Belediye Başkan Yardımcıları oradaydı. O zaman gelip haber yapsaydı. Her akşam bir program vardı. Ta ki havaalanındaki patlama olana kadar. O akşamdan sonra müzik yayınını durdurduk” dedi.
Ufuk Bulut açıklamalarının sonunda sorulan sorulara da şöyle cevap verdi:
Bu paraları toplarken kendi adınıza mı topladınız sorusuna, Ufuk Bulut “Tabii kendi adıma topladım”.
Bunların hepsi belgelimi sorusuna da; “evet belgelidir” dedi.
Hüseyin Bayır bizi dolandırdı diyor bununla ilgili olarak mahkemeye başvurusunda bulundunuz mu? Ufuk Bulut; “Hayır. Hüseyin Bayır hakkında nasıl bir dava açabilirim. Beni 200 bin lira dolandırdı derse; bu davanın adı o açacaksa ya da açmışsa bende belgemi sunacağım. O tam tersine dönecek bir anda. 200 bin lira bir insan parayla hiç alakası olmayan sözleşmeyle müşteri ile yeri pazarlamayan bir insan 200 bin lira dolandırdın ya da 200 bin ciro olduğunu nasıl bulabilir. Ben 200 bin değil 80 bini ispatlasın kendimi müfteri ilan edeceğim.
Elindeki evrakı göstererek en az üç sahte imzanın olduğunu söyleyen Ufuk Bulut son olarak şunları söyledi; “Çünkü belediyeden bir türlü izin kâğıdını getirip veremedi. İmzalar eksik deyip imzalayarak bana verdi. Ben Yetimler Derneği’nin içinin boş olduğunu biliyor olsaydım asla yola çıkmazdım. Bir anda hepsi para peşinde koşmaya başladılar. Büyük paralar kazanacağız, büyük paralar dönüyor diyerek para peşine koşmaya başladılar. Ne olduğunu şaşırdılar. Ama Allah kısmet etmez. 77 bin lira gider var. 79 bin lira gelir ama bu gelir 100 bin lirayı geçerdi. Ama arkadaşlar bana bırakmadılar. Bayramdaki paraları biz toplayalım diye onu da yapamadılar”
Kaynak: İstanbulum Gazetesi
Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.
© 2024 Atasehir24.com Tüm hakkı saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilmeden kullanılması yasaktır