Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde düzenlenen anma programının sunumunu, oğlu Ali Mahzuni yaptı.

Aşık Mahzuni Şerif’in, ozanlık geleneğinin son halkalarından biri olduğuna dikkat çeken Ali Mahzuni, “Aşık Mahzuni Şerif, yokluğun girdabının, sıkıntının azabının yaşandığı bir ortamda doğup büyüdü. 9-10 yaşında çalmaya başladığı sazı acıların, sızıların, dertlerin avazı oldu. Halk adamıydı. Bir toplum neferi olarak hareket etti ve memleket sevdasını dile getirdi”  dedi. Ünlü ozanın 1963 yılında ilk albümünü yaptıktan sonra diyar diyar gezdiğini ifade eden Ali Mahzuni, “Kendisi tasavvufla başlayan bu yolda, toplumun yaşadığı eziyetlere duyarsız kalamadı. Yürek olarak Pir Sultan Abdal, mazlumiyet olarak Aşık Veysel, avaz olarak Davut Sulari’ydi. 12 Mart 1971 muhtırasında yaşananlara Mevlam gör diyerek iki göz vermiş dedi. O gözler zindanlarda karartılmaya çalışılsa da, yiğit kuru soğana muhtaç edilse de, Mahzuni Şerif susmamış devam etmiş” diye konuştu. Halk müziği sanatçısı ve ozan Hüseyin Uğurlu ise Aşık Mahzuni Şerif’in türkülerini okumanın kendisi için bir onur olduğunu ifade ederek, anma programına ev sahipliği yapan Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’a teşekkür etti.

Ali Mahzuni, 453 plağı, 58 kasedi ve yayınlanmış 8 adet kitabı bulunan ünlü ozanın eserlerinden bir kısmının çıkış öykülerini dinleyicilerle paylaştı. Sanatçı Hüseyin Uğurlu ise anlatımın ardından ünlü ozana ait aralarında “Nenni Bebek”, “Oy Bizim Eller”,  “Yuh Yuh”, “Mevlam Gül Diyerek İki Göz Vermiş” , “Kirvem”  isimli eserlerinin de bulunduğu türkülerinden ve deyişlerinden örnekler seslendirdi.