Bir bu eksikti sosyal işlerde.

65 yaşındaki bir kadın size nasıl bir zarar vermiş olacak ki; her türlü eziyeti, her türlü zulmü kendisine reva görüyorsunuz?

Seçim döneminde CHP’yi bana karşı en iyi savunan kıymetli bir seçmen.

Gecesini gündüzüne katarak çalıştığına şahit olmuşluğum çok olmuştur.

Beni üzen şey, Abdullah Der’i yazdığımda, tepki göstermesi. “Başka yazacak kimse kalmadı mı ki; başkanımı yazıyorsun” deyişi.

Bu denle Abdullah Der’i arkasında savunurken, Abdullah Der’den sorumlu sosyal işlerde bu kadına adeta zulüm yapılıyor.

Bunu yapanlar da torunları yaşında olanlar.

“Ne yapmış?” diye soruyorum, soruşturuyorum ortada bir şey yok.

Kalkmışsınız orudan oraya sürekli sürüyorsunuz.

Genç ve agresif bir isim olsa, “personel arasında anlaşmazlıktan kaynaklanan sorundur” der geçerim.

Öyle bir şey de değil.

Yaşınız kadar hayat tecrübesi ve yaşamışlıkları var.

Akranları tatil beldelerinde keyif yaşarken, muhtaç kalmasın diye ekmeğini kazanmak için mücadele ediyor.

Tabi kime diyorsun?

Birimin başındaki başkan yardımcısı Abdullah Der belediyeye uğramıyor ki; ne oluyor, ne bitiyor? bilsin.

Konuyla ilgili başkan yardımcısı Hüseyin Hışman ile görüştüm. Sorunun çözümü konusunda gerekli olanı yapacağını söylese de, takipçisi olacağız.

Tekraren söylüyorum, devlete ait bir kurumda, çalışanın bir başka çalışana bu denli haddini aşan davranışta bulunma hakkı yoktur. Görev ihmali varsa, gereğini yaparsınız..

Ötesini kimse kabul etmez.

Saygılarımı sunuyorum.