Ataşehir‘de takip ettiğim meclis toplantılarında, AK Parti ile CHP arasında  sert tartışmaların yanında saygı ve sevgi her zaman muhafaza edildiğine tanık oldum.

İçeride suçlamalar, eleştiriler devam ederken, koridor dışında sanki böyle bir olay yaşamış gibi, hal, hatır sormalar, gülüşmeler devam ediyor.

Bizde, habercilik adına örnek olacak isimleri ön plana çıkardık, çıkarmaya da devam edeceğiz.

CHP adına iki isim yayın gurubumuzda yer aldı, almaya da devam edecek.

Başarısız olanlarda yazılacak.

Bir gazetecinin görevi önce gözlemci olmaktır.

Analiz etmektir.

Bende elimden geldiği kadar bunu yapmaya çalışıyorum.

Herkes bunu yapıyor mu?

Malesef..

Bakıyorum, milletin temsil edildiği yerde, ahırda dolaşır gibi eli cebinde dolaşmalar,  O’nun bunun arkasında ofisboy gibi gezmeler.

Sadece yanlış bunlar mı…?

Hayır tabiki…

Meclis salonunun arka tarafında kayıt yeri olarak öğrendiğim yere görevliler dışında bir gazetecinin sürekli girmesini yanlış buluyorum.

Ne işi olur gazetecinin orada?.

Görevini yapmak için gelen bir gazeteci, resim çeker, haber yapar.

Bunu Sadi bey ya önlemeli, ya da bunun nedenini açıklamalı.

Gazetecilere ayrılan basın odasının sigara odası haline getirilmiş olması.

Kanunda kapalı alanda sigara içilmesi yasaklanmış.

Bu yasak dinlenilmiyor.

Yetmemiş gibi de, gazeteci olarak meclis çalışmalarını takip eden gazeteciler, dumanlar altında selfi çekiyor.

Kapalı alanda sigara içmenin yasak olduğunu görmezden gelip, haber yapmıyorlar.

Ben bunlara, yasağı görmezden gelen, hakaret ve tehdit edilen, yetim hakkı yiyenleri yazmayan gazeteciler diyorum.

Haksız mıyım?

Bana verilen desteği, ve yakınlıktan rahatsız olan bir gazeteciyi geçtiğimiz günlerde yazmıştım. “Ataşehir Belediyesi personeli üzerinde hüküm sürüyor” diye.

Çalışanların bu konudaki tepkilerini yazmıştım. Bu kez, meclis üyelerine yönelmiş.

Bizim için “Ahlaksız” diyor, “belediyeyi yazıyor, neden ona destek veriyorsunuz, yakınlık gösteriyorsunuz?” diye.

Benim desteğe ihtiyacım yok.

Ben tehdit ettiğim insanın cebinden geçinerek, aba altında sopa göstererek yapmam. Sana Battal İlgezdi hatırına gösterilen saygıyı düşünmen gerekiyor.

Saygı, sevgi, ahlak başka bir şeydir.

Biz ahlakımızı Polanezköy yollarında kullanmıyoruz.

Önümüzdeki günlerde bu konuya daha detaylı yer vereceğiz.

Bu ara, Önder Kavalcı ile birlikte Mesut Solak‘ın Ufuk Bulut ile yaptığı röportajı sabırsızlıkla bekliyorum.

Hatalarını telafi etmede olumlu bir gelişme olarak görüyorum.

Umarım örnek olur başkasına.

Ataşehir Basın ve Halka İlişkiler Birimi Battal İlgezdi’nin meclise gelişi dışında da meclise gelmeli. Halk, Ataşehir Belediyesi Sitesi’nde gelişmeleri de takip etmeli. Çıkarılan dergide geçmişin aşk hikayeleri değil, gerçeklerin yer alması gerektiği düşüncesiyle herkese hayırlı hafta sonu diliyorum…